TBMM’de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Kimse yanaşmazsa İmralı’ya ben giderim” sözüyle başlayan süreç, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun kurulmasıyla hız kazandı. Bu komisyon, Abdullah Öcalan’ı dinlemek amacıyla İmralı’ya gitme kararı aldı ve AK Parti, MHP, DEM Parti, TİP ve EMEP “evet” oyu verirken, HÜDAPAR “hayır” oyu kullandı.

HÜDAPAR Genel Başkan Vekili ve Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, programda “Terörsüz Türkiye” hedefi doğrultusunda komisyonun kararına neden “hayır” dediğini şu sözlerle ifade etti: “Cumhur İttifakı’yla ya da AK Parti’yle her şeyde aynı şekilde düşünmediğimiz zaten kamuoyunda da malum.” Demir, özel bir kırmızı çizgi çizilmesinin yanlış olduğunu vurgulayarak, “Oraya gitmektense SEGBİS üzerinden ya da video konferansla bütün komisyon üyelerinin dinleyebileceği bir ortam olmalıydı” dedi.
Demir, CHP’nin komisyonu terk etmesinin arkasındaki iç dinamiklere değinerek, “CHP çok çalkantılı bir dönemden geçiyor, parti şu an tek ses değil” şeklinde yorum yaptı. Ayrıca, “Kapalı oturuma geçilmesine CHP’nin karşı çıktığını hatırlıyorum; biz de kapalı oturumu gerekli görmedik” diyerek, tüm üyelerin Öcalan’ı dinlemesinin daha demokratik bir yaklaşım olduğunu savundu.
Demir, İmralı’da yapılacak görüşmenin “sürecin en kritik aşaması” olduğunu ve “belki de en önemli dinleme” olacağını belirtti. Öcalan’ın örgütü tamamen feshetme yönündeki net iradesinin ortaya konmasının, sahadaki tüm silahlı grupların da bu yönde hareket etmeleri için bir fırsat olduğuna işaret etti. “Tarafların cesur bir şekilde inisiyatif almasının zamanı geldi” diyerek, komisyonun bundan sonra hukuki adımlara odaklanması gerektiğini vurguladı.
Programın sonunda Demir, “Türkiye’nin artık kardeşlik ve birlik temelinde yeni bir döneme geçmesi şart” sözleriyle, toplumsal bütünleşmenin ve barış sürecinin hızlandırılması gerektiğini tekrar etti. “Bu memleketin kardeşliğe, birlik ve beraberliğe şiddetle ihtiyacı vardır” diyerek, partisi ve tabanının da bu görüşe paralel bir tutum sergilediğini belirtti.