Türkiye ve dünyadan iş dünyasının liderleri, akademisyenler, bürokratlar ve sektör temsilcileri “9. İstanbul Ekonomi Zirvesi” kapsamında bir araya geldi. Çırağan Sarayı’nın tarihi atmosferinde gerçekleşen etkinlik, küresel ekonomi, sürdürülebilirlik, sağlık, otomotiv, enerji, telekomünikasyon, sanayi, finans, eğitim, dijital dönüşüm, girişimcilik ve uluslararası yatırım konularını tek çatı altında topluyor. Zirve, iki gün boyunca 30’dan fazla oturum ve sayısız B2B buluşmasına ev sahipliği yapacak.


“Dünya düzeni değişiyor; jeopolitik riskler, enerji sıkıntıları ve ekonomik şoklar yeni bir küresel mimari yaratıyor.” diyen Koçovska, küresel ekonominin tedarik zincirlerinin yeniden yapılandırılması ve kamu politikasının artan etkisiyle şekillendiğini vurguladı. “Bugün ekonomik ve siyasi ilişkiler eşi benzeri görülmemiş bir hızla evrilmektedir.” şeklindeki açıklaması, katılımcıların dikkatini çekti.
Koçovska, geleneksel ekonomik önlemlerin yetersiz kalacağını, dayanıklılık, güven ve büyümeyi hızlandıran politikaların gerekliliğini belirtti. “Yeni küresel denge kendiliğinden şekillenmeyecek; vizyon, cesaret ve fırsatları görebilme kapasitesine sahip ülkeler bunu yönlendirecek.” dedi.
Kuzey Makedonya’nın dönüşüm hedefleri arasında makroekonomik istikrar, katma değer üreten yatırımlar ve rekabetçi bir ekonomi yer alıyor. Finansal kurum ve kamu maliyesi reformları üç temel öncelik üzerine odaklanıyor: mali sürdürülebilirliğin artırılması, özel sektörde üretken yatırımların desteklenmesi ve kamu harcamalarında verimlilik ve şeffaflık.
Kaan Saltık, son yıllarda yaşanan bölgesel gerginlikler, COVID‑19 ve küresel tedarik zinciri kırılmaları nedeniyle ülke üretim haritalarının yeniden çizildiğini vurguladı. “Türkiye, jeopolitik konumu, genç nüfusu ve güçlü sanayi altyapısıyla avantajlarını kullanmalı.” şeklinde konuştu.
Saltık, bu dönüşümün Türkiye’ye küresel fırsatlar sunduğunu, yerli şirketlerin artık sadece uyum sağlamakla kalmayıp, küresel dengeleri şekillendiren aktörler olma şansına sahip olduklarını belirtti.
İcra Kurulu Başkanı Abdullah Değer ise, küresel risklerin tek bir ülke ya da sektör tarafından taşınamayacağını, çözüm üretme sorumluluğunun ortak akıl buluşmasıyla mümkün olduğunu ifade etti. Zirve, yeşil ekonomi, temiz teknoloji, inovasyon ekosistemi ve sürdürülebilir finans konularına özel bir alan açarak, “rekabet gücünün sadece ekonomik büyüklükle değil, çevresel sorumluluk ve teknoloji uyum kapasitesiyle tanımlandığını” vurguladı.
Zirve, katılımcıların küresel işbirliklerini derinleştirmesi ve ortak politikaların koordine edilmesi gerektiğini ortaya koydu. Katılımcılar, yeni küresel dengeyi şekillendirecek ülkelerin “vizyon, cesaret ve değişimleri fırsat olarak görebilme kapasitesi” sayesinde öne çıkacağını dile getirdi.
İstanbul Ekonomi Zirvesi, iki gün sürecek oturumlarıyla, bölgesel ve küresel aktörlerin stratejik ortaklıklarını pekiştirmeyi, sürdürülebilir büyümeyi desteklemeyi ve dijital dönüşümün öncüsü olmayı hedefliyor.