İZBETON kooperatif davası sanıkları hakim karşısında, Ali Alpyavuz: “Bu CHP projesidir, binlerce aile mağdur oldu”

İzmir 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, kooperatif usulsüzlüğü soruşturması kapsamında tutuklu ve tutuklu olmayan 65 sanık hâkim karşısına çıktı. Kooperatif üyeleri, projelerin CHP’ye bağlı bir siyasi girişim olduğunu ve binlerce ailenin mağduriyetine yol açtığını dile getirdi.

Duruşmanın ana hatları

İzmir 23. Ağır Ceza Mahkemesi, Aliağa Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nde gerçekleşen duruşmada, eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, eski Genel Sekreter Barış Karcı ve eski İZBETON AŞ Genel Müdürü Heval Savaş Kaya gibi isimlerin de aralarında bulunduğu 65 sanığı dinledi. Duruşma, kimlik tespitiyle başladı ve kooperatif mağduru müştekiler, avukatları ve aileler de salonu doldurdu.

Ali Alpyavuz’un çarpıcı ifadesi

Kooperatif üyelerinden Gaziemir Yapı Kooperatifi Başkanı Ali Alpyavuz, söz hakkı verildiği anda şöyle konuştu:

“İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZBETON AŞ’ye güvenerek kooperatife üye olduk. Tunç Soyer başta olmak üzere yöneticilerin açıklamaları, projelerin ranta kurban edilmeyeceği izlenimini verdi. Halk Konut projesinin belediye tarafından yapılacağını sandık. Ancak inşaat hiçbir zaman başlamadı, %30 olması gereken ilerleme %1 seviyesindeydi. İZBETON AŞ ana yüklenici olarak müdahale etmedi.”

Alpyavuz, villaların usulsüz tahsis edildiğini ve kooperatif broşürlerinde hiçbir villa bilgisi yer almadığını vurguladı. “Gaziemir Emrez’de 11 villa yapıldı ve bunları Şenol Aslanoğlu’nun yakınları aldı. Biz sadece 1+1, 2+1 ve 3+1 daireler gördük,” dedi.

Diğer sanıkların ve mağdur temsilcilerinin ifadeleri

Kooperatif üyesi Emrah Sönmez (Uzundere 3. Etap) “Binlerce aile mağdur oldu. 33 ayda ev teslim edileceği söyleniyordu ama %5’i tamamlandı. Bu bir CHP projesi ve bütün sorumluluk belediyeye ait” şeklinde konuştu.

Örnekköy Yaka City Kooperatifi üyesi Ceren Okur ise “Büyükşehir garantörlüğü var deniyordu. İlk başta inşaat hızlı ilerledi ama bir noktada durdu. Ödemelerimizi yaptık ama para inşaata gitmedi” diyerek sürecin şeffaf olmadığını dile getirdi.

Soruşturmanın başlangıcı ve genişlemesi

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, 1 Temmuz 2024’te İZBETON AŞ’de taşeron şirketler aracılığıyla yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla geniş çaplı bir soruşturma başlattı. Sayıştay, mülkiye müfettişi ve bilirkişi raporları temel alınarak “ihaleye fesat karıştırma” ve “nitelikli dolandırıcılık” suçlamalarıyla 157 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Bu kişiler arasında Tunç Soyer ve CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu da bulunuyordu.

Gözaltına alınanların bir kısmı tutuklanırken, 58 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı; kalanlar ise herhangi bir tedbir uygulanmadan serbest bırakıldı.

İddianame ve mahkeme kararları

Mahkeme, dosyada 449 mağdur, 7 müşteki, Hazine, İçişleri, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZBETON AŞ’nin zarar gördüğü belirtilen iddiaları değerlendirdi. İddianamede, “kamu kurum ve kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık” suçlarıyla 3 yıldan 45 yıla kadar hapis talep edildi.

İlk iki duruşmada 8 tutuklu yönetim kurulu üyesi tahliye edilirken, Soyer, Aslanoğlu ve diğer bazı yöneticilerin tutukluluk hâli devam etti. İkinci duruşmada ise Soyer, Heval Kaya ve Barış Karcı hâlâ tutuklu kaldı; Aslanoğlu, Cihangir Lübiç ve Hüseyin Şimşek tahliye edildi.

Politik ve toplumsal etkiler

Bu dava, İzmir’deki en büyük belediye projelerinden birinin perde arkasını gün yüzüne çıkarması nedeniyle siyasette geniş yankı uyandırdı. CHP temsilcileri, sürecin hâlâ “tamamen incelenmesi gereken bir siyasi algı” olduğunu vurgularken, muhalefet partileri ise “belediyenin garantörlüğüne dayalı bir sahtekârlık” olduğunu iddia ediyor.

Öte yandan, kooperatif üyeleri ve mağdurlar, “biz sadece ev almak istedik, siyasi oyunların kurbanı olduk” diyerek adli sürecin hızlandırılmasını talep ediyor.

Gelecek adımlar

Mahkeme, dosyadaki eksikliklerin giderilmesine karar verirken, İzmir Büyükşehir Belediyesi Kentsel Dönüşüm Daire Başkanı Ayşe Arzu Çelik’in tanık olarak dinlenmesi ve ek belge temini gerektiğini belirtti. Duruşmanın ilerleyen haftalarda devam etmesi ve kararların açıklanması, hem mağdurların hem de siyasi partilerin gelecekteki stratejilerini şekillendirecek.