Japonya’nın yenilikçi ekosisteminde, sosyal medya fenomeni ve girişimci Ikuto Hongu (sosyal medyada “Navito” olarak bilinir), Müslüman seyahatçilerin karşılaştığı beslenme sorunlarını çözmek amacıyla helal turizm alanına yöneldi. Yıllarca hazır yemek taşıma zorunluluğuyla mücadele eden Müslüman dostların deneyimlerini yakından gözlemleyen Hongu, bu boşluğu dolduracak bir ekosistem oluşturdu.


Instagram’da 1,4 milyon takipçisi bulunan Hongu, “Muslim Travel Guide” ve “Halal Navi” adlı iki mobil uygulama geliştirdi. Bu uygulamalar, kullanıcıların helal restoranları, temizlik sertifikalı otelleri ve güvenli ulaşım seçeneklerini tek bir platformda bulmalarını sağlıyor. Uygulama istatistiklerine göre, son üç ay içinde Japonya’da helal aramaları %68 artış gösterdi.
Hongu, aynı zamanda Japon restoran ve otel zincirlerine danışmanlık vererek helal farkındalığını artırıyor. Yerel işletmelere domuz ve alkol gibi içeriklerden kaçınma, çapraz bulaşmayı önleme ve temizlik standartlarını yükseltme konularında adım adım kılavuzlar sunuyor. Bu sayede, Tokyo, Osaka ve Kyoto gibi büyük şehirlerde helal menü seçenekleri %45 oranında büyüdü.
Geçtiğimiz hafta, 11. Dünya Helal Zirvesi ve Helal Expo Uluslararası Ticaret Fuarı’na katılan Hongu, AA muhabirine sektörel büyüme potansiyelini anlattı. Zirve sırasında, helal gıda pazarının küresel ölçekte 7 trilyon dolara ulaşması ve bu büyümenin %12’sinin Asya‑Pasifik bölgesinden geldiği vurgulandı. Japonya’nın konumu, Malezya, Endonezya ve Singapur gibi büyük Müslüman pazarlara yakınlığı sayesinde, ülke bu pazarda stratejik bir köprü görevi görüyor.
Hongu, helal wagyu etinin Japon mutfağındaki yükselişine de ışık tuttu. Geleneksel wagyu, genellikle Shinto ritüelleriyle kesilirken, helal versiyonu “Bismillah” diyerek Müslüman kesiciler tarafından hazırlanıyor. Bu uygulama, hem yerel hem de yabancı turistler arasında büyük ilgi gördü; helal wagyu restoranlarının rezervasyonları son üç ayda %30 artış kaydetti.
Hongu, helal turizmin sadece dini bir gereklilik olmadığını, aynı zamanda temizlik, sağlık ve kültürel saygı gibi evrensel değerleri de kapsadığını vurguluyor. İşletmeler, helal standartlarını benimseyerek sadece Müslüman turistleri değil, hijyen ve kalite arayan tüm ziyaretçileri çekebiliyor. Bu durum, turizm gelirlerinde yıllık ortalama %5’lik bir artışa ve yerel istihdamda yeni iş fırsatlarına yol açıyor.
“Japonya’dan başlayarak Müslüman dostu bir dünya için” sloganı altında ilerleyen Hongu, önümüzdeki beş yılda helal turizmin ülke çapında %20 daha fazla yaygınlaşmasını hedefliyor. Bunun için, belediyelerle ortak projeler, eğitim seminerleri ve uluslararası iş birlikleri planlanıyor. Helal turizmin Japonya’nın “misafirperverlik” anlayışına entegrasyonu, ülkenin küresel turizm rekabetinde yeni bir fark yaratabilir.