

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, basın toplantısında kasım ayına ait dış ticaret verilerini açıklarken, “22,7 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdik ve geçen yılın aynı ayına göre %2,2 artış kaydettik” şeklinde konuştu. 11 aylık ihracat 247,2 milyar dolar, son 12 ayda ise 270,6 milyar dolar seviyelerine ulaştı. Bu rakamlar, Türkiye’nin dış ticaret performansının sürdürülebilir bir büyüme eğiliminde olduğunu gösteriyor.
Kasım ayında 1008 yeni firma ihracat listesine girdi ve bu firmaların dış satımının toplam katkısı 62 milyon doları aştı. Bu, hem girişimcilerin dış pazarlara yönelme istekliliğini hem de devlet destekli dış ticaret politikalarının etkisini ortaya koyuyor. Gültepe, yeni firmaların ihracata kattığı dinamizmin, ülke ekonomisinin çeşitlenmesine ve risk dağılımının artmasına yardımcı olduğunu vurguladı.
Kasım ayında ihracatı artan 12 sektör bulunurken, 14 sektör ihracatını ekside tamamladı. Lider sektörler sırasıyla;
Otomotiv – 3,8 milyar dolar, Kimya – 2,4 milyar dolar, Elektrik‑elektronik – 1,5 milyar dolar, Çelik – 1,319 milyar dolar ve Hazır giyim – 1,291 milyar dolar olarak belirlendi. Bu beş sektör, ihracatın ilk beşinde %58,5’lik bir paya sahip.
Gültepe, 38 ilin ihracatını artırdığını ve en çok ihracat yapan beş ilin İstanbul, Kocaeli, Bursa, Ankara ve İzmir olduğunu hatırlattı. Parite artışı, toplam ihracatın %3,7’sini oluşturdu; bu da 843 milyon dolar ek değer demek. Birim ihracat değeri ise 1,66 dolar olarak gerçekleşti.
Türkiye ekonomisi üçüncü çeyrekte %3,7 büyüme kaydetti. Gültepe, “Büyümeyi büyük ölçüde hane halkı tüketimi destekliyor; net ihracat ise büyümeye 1 puan aşağı çekiyor” diyerek ihracatın büyüme motoru olarak daha fazla desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Net ihracat, son dört çeyrekte büyümeye negatif katkı sağlıyor; bu durumun tersine çevrilmesi için üretim ve ihracatın rekabetçiliğinin artırılması şart.
Kasım ayında Türkiye, Çin, İtalya, Endonezya, Malezya ve Gana gibi stratejik pazarlarda ticaret heyetleri düzenledi. Önümüzdeki ay ise Senegal, Japonya ve Fildişi Sahili’nde heyet programları planlanıyor. Ayrıca, Avrupa Birliği Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’nın geçiş dönemi 1 Ocak 2026’da tamamlanacak; bu da çimento, alüminyum, elektrik, çelik ve gübre sektörlerinde raporlama zorunluluğu getiriyor. Firmaların bu sürece hazırlıklı olması, ihracatın önümüzdeki dönemlerde karşılaşabileceği regülasyon risklerini azaltacak.
Gültepe, dış ticaretin sürdürülebilir büyüme için kritik olduğunu belirterek, “Yeni pazar arayışlarımızı hız kesmeden sürdürmek, hem çeşitlendirme hem de risk yönetimi açısından hayati” dedi. Özellikle Afrika kıtasındaki Senegal ve Fildişi Sahili gibi yükselen pazarlar, Türkiye’nin ihracat portföyünü genişletme potansiyeli taşıyor.