KTO: Ekonomi İçin İhracat ve Üretim Desteklenmeli

KTO Başkanı Ömer Gülsoy, Türkiye’nin 2025 üçüncü çeyrek büyümesinin sürdürülebilirliği adına ihracat ve üretim desteklerini ön plana çıkarmanın şart olduğunu belirtti.

Büyüme Rakamları ve Sektörel Analiz

Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, TÜİK’in 2025 üçüncü çeyrek verilerine dayanarak, Türkiye ekonomisinin Temmuz‑Eylül döneminde yüzde 3,7 büyüdüğünü açıkladı. Bu büyüme, COVID‑19 salgını sonrası 21 çeyreklik pozitif büyüme serisinin devamı olarak kayda geçti.

Gülsoy, sektörel hacim endeksine baktığında şu artışları gördüklerini dile getirdi: inşaat %13,9, finans ve sigorta %10,8, bilgi‑iletişim %10,1, vergiler eksi sübvansiyonlar %9,6, diğer hizmetler %7,1, sanayi %6,5, ticaret‑ulaştırma‑konaklama‑yiyecek hizmetleri %6,3, mesleki‑idari‑destek hizmetleri %4,4, gayrimenkul %4,2, kamu‑eğitim‑sağlık‑sosyal hizmetler %2,1. Öte yandan tarım sektörü %12,7 azaldı. Gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) ise cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %41,6 artarak 17,424,718 milyar TL seviyesine ulaştı. ABD doları bazında ise 432,880 milyar dolar olarak gerçekleşti.

İhracat ve Üretim Desteklerinin Önemi

Gülsoy, “Büyüme rakamları, ülkemizin zorlu şartlarda bile yatırım ve üretimi sürdürebilme kararlılığını gösteriyor. Ancak bu ivmeyi daha da yukarı taşıyabilmek için ihracatta güçlü bir momentum yaratmalıyız” dedi. Yüksek maliyetler, düşük kur seviyesi ve finansmana erişimdeki zorluklar, ihracatçılarımızın rekabet gücünü zayıflatıyor. Bu nedenle finansman kanallarının genişletilmesi, kredi maliyetlerinin düşürülmesi ve ihracat desteklerinin artırılması kaçınılmaz olarak öne çıkıyor.

İş dünyası, enflasyonla mücadelede kararlı bir tutum sergilerken, artan girdi maliyetleri ve büyüyen işletme sermayesi ihtiyacı da önemli bir yük oluşturuyor. Gülsoy, “Rekabet artık sadece fiyat üzerinden değil, karbon ayak izi ve sürdürülebilir üretim kriterleri üzerinden şekilleniyor” diyerek, yeşil dönüşümün de desteklenmesi gerektiğini vurguladı.

Yeşil Dönüşüm ve Avrupa Pazarına Uyum

Avrupa Birliği’nin “Sınırda Karbon Düzenlemesi” gibi yeni düzenlemeleri, Türkiye’deki ihracatçılar için “pazar kaybı riskini” beraberinde getiriyor. Gülsoy, “Yeşil dönüşümü geciktiren ülkeler ve işletmeler pazarlarını kaybeder” şeklinde uyarıda bulundu. Bu bağlamda, sanayiye yönelik finansman, teşvik ve teknik desteklerin artırılması zorunlu hale gelmiştir.

Gülsoy, “Yeşil dönüşüm bir seçenek değil, bir zorunluluktur” diyerek, “Avrupa standartlarına uyum sağlanmadığı takdirde ihracatçı firmalar ciddi risklerle karşı karşıya kalacaktır” ifadelerini kullandı.

Özel Sektörün Rolü ve Gelecek Vizyonu

Konuşmasının sonunda KTO Başkanı, “Özel sektörün azmi, motivasyonu ve üretim gücü yerindedir. Ancak finansal koşulların iyileştirilmesi ve yatırım ortamını destekleyen adımların hızla hayata geçirilmesi gerekir” dedi. Kamu ve özel sektörün aynı hedef doğrultusunda hareket etmesinin, kalıcı büyüme için kritik olduğunu belirtti.

Kayseri iş dünyası olarak “ülkemizin geleceğine güveniyor, üretmeye, istihdam oluşturmaya ve ihracat yapmaya kararlılıkla devam ediyoruz” şeklinde bir güven mesajı verdi.