Numan Kurtulmuş, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ebu Ali İbn Sina Buhara Devlet Tıp Enstitüsü ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada, “Bütün imkanlarımızı kullanarak, Türk dünyasının gençlerinin en iyi şekilde yetişmesi için gayret etmeye devam edeceğiz” dedi.


Konuşma, sadece tıp eğitiminin değil, aynı zamanda hikmet ve irfan temelli bir ilim anlayışının da önemine değindi. “Bilgi yalnızca bir araçtır; asıl amaç insanlığın kalbine ışık tutmaktır.” şeklindeki ifadeleriyle genç doktor adaylarına ilham verdi.
Başkan Kurtulmuş, “Önümüzdeki yüzyıl, Türk dünyasının yüzyılı, büyük İslam medeniyetinin yeniden şahlanışının yüzyılı olacaktır.” diyerek uzun vadeli bir stratejik vizyon ortaya koydu. Bu vizyon, Orta Asya ve Anadolu arasında tarihî bir köprü kurarak, bölgesel iş birliğini ve ortak kültürel mirası güçlendirmeyi hedefliyor.
Konuşmada, İslam medeniyetinin iki büyük “koşusuna” – Maveraünnehir (Orta Asya) ve Endülüs – atıfta bulunularak, bugünün gençlerinin bu mirası yeniden canlandırması gerektiği vurgulandı. Fergana Vadisi, Buhara, Semerkant ve Taşkent gibi tarihi merkezlerin, modern bilim ve teknolojiyle birleşerek yeni bir “İslam Rönesansı” yaratma potansiyeli üzerinde duruldu.
Türkiye‑Özbekistan ortaklığı çerçevesinde, Buhara’da kurulan bu yeni tıp fakültesi ve meslek yüksekokulunun, bölge gençlerine hem tıbbi hem de insani değerleri aşılaması hedefleniyor. Kurtulmuş, “Sadece tıp bilgisi değil, insan kalbine nasıl girileceği, hastalarla nasıl empati kurulacağı da öğretilmeli” diyerek, sağlık eğitiminde bütüncül bir yaklaşımın önemine işaret etti.
Konuşmaya katılan OSMAN MESTEN, MURAT ALPARSLAN ve RAMAZAN KAŞLI gibi milletvekilleri, iki ülke arasındaki parlamenter dostlukların bu tür projeleri desteklemeye devam edeceğini belirttiler.
Başkan Kurtulmuş, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’in öncülüğündeki “İslam’ın yeni rönesansı” projesine atıfta bulunarak, Türkiye’nin bu süreçte “öncü” bir rol oynadığını vurguladı. “Orta Asya’dan Anadolu’ya, Balkanlar’a ve Avrupa’ya uzanan stratejik konumumuz, bizi bu medeniyetin yeniden doğuşunun merkezine yerleştiriyor.” ifadeleri, bölgenin jeopolitik önemine de işaret ediyor.
Bu bağlamda, genç nüfusun 300 milyonluk potansiyeli, yeraltı ve yerüstü kaynakları, ve dünya ulaşım hatları üzerindeki konumu, Türkiye‑Özbekistan iş birliğinin küresel bir aktör haline gelmesi için temel taşlar olarak öne çıkıyor.
Kurtulmuş, törenin sonunda eşi Sevgi Kurtulmuş ile birlikte mezunlara diplomalarını takdim ederken, “Sevgili gençler, sizler geleceğin aydınlık yıldızlarısınız. Başarılarınızın devamını diliyorum.” diyerek duygusal bir kapanış yaptı. Katılımcılar arasında TBMM Başkanı, Özbekistan Ali Meclisi Başkanı Nuriddin İsmailov, YÖK Başkanı Erol Özvar ve Buhara Valisi Botir Zaripov gibi yüksek profilli isimler yer aldı.
Bu konuşma, sadece bir mezuniyet töreni değil, aynı zamanda Türk dünyasının yeni bir stratejik döneme girmesi ve İslam medeniyetinin ikinci büyük koşusunun hazırlanması adına bir mihenk taşı olarak değerlendiriliyor.