Hollywood’un yıl sonu etkinliklerinde adeta çılgın bir rüzgar estiren “One Battle After Another” (Bir Savaş Sonrası), üç gün içinde üç önemli ödülü birden topladı. Pazartesi günü 35. Gotham Ödülleri’nde En İyi Film seçilirken, Salı günü New York Film Eleştirmenleri Birliği tarafından aynı ödülü kazandı. Çarşamba ise Ulusal Eleştirmenler Kurulu’nun sahnesinde film En İyi Film unvanını alırken, yönetmen Paul Thomas Anderson En İyi Yönetmen ve Leonardo DiCaprio En İyi Erkek Oyuncu ödülleriyle taçlandırıldı.

Gotham ödül töreninde Anderson, “Aslında bunu beklemiyordum” diyerek şaşkınlığını dile getirdi. Ancak bu söz, film ve DiCaprio’nun adının Oscar heykeliyle yan yana anılmaya başlamasıyla kısa sürede unutulacak gibi görünüyor. Eleştirmenler ve sektör profesyonelleri, bu başarının “kaçınılmaz bir Oscar galibiyeti” olduğuna dair ortak bir görüş sergiliyor.
Leonardo DiCaprio, bugüne kadar yedi kez Oscar adaylığı almış, ancak sadece bir kez, 2016’da Ravenant (Diriliş) ile En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazanmıştır. 2020 yılında Once Upon a Time in Hollywood ile bir kez daha aday gösterilmiş, ama o kez de eli boş dönmüştü. Şimdi ise “One Battle After Another” filmiyle ikinci Oscar’ını alması neredeyse kesin gibi görünüyor.
Film, bir baba‑kız ilişkisini merkezine alarak, art arda gelen politik baskılarla mücadeleyi anlatıyor. Açılış sahnesindeki göçmen tutukevine baskın, özellikle Donald Trump’ın ikinci döneminin ilk yılında yaşanan politik atmosferle çarpıcı bir paralellik taşıyor. Bu bağlamda, muhafazakâr yorumcu Ben Shapiro bile filmi “Tüm Oscarları kazanacak” diyerek övdü ve tartışmayı daha da alevlendirdi.
İlginç bir detay olarak, film büyük bir bütçeyle çekilmiş olmasına rağmen gişe beklentilerini karşılayamamış. Yine de ödül çevrelerinde bir fenomen haline gelen yapım, Oscar kazandığında akademinin en az gişe başarısı olan ama en çok takdir edilen filmler arasına girecek.
15 Mart’ta gerçekleşecek Oscar töreni öncesi, sektördeki sesler DiCaprio’nun ikinci heykeline çok yakın olduğunu söylüyor. Eğer film bu başarısını sürdürürse, DiCaprio’nun ikinci Oscar’ı, Hollywood tarihinin en etkileyici dönüşlerinden biri olarak hafızalara kazınacak.