Yargıtay, önceki yargılamada delillerin yetersiz incelendiğini ve bazı ses kayıtlarının dosyaya eklenmediğini belirterek beraat kararını iptal etti. Bu karar, davanın Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne geri gönderilmesine ve 16 Ocak 2025 tarihinde yeniden görülmesine yol açtı. Mahkeme, yeni duruşmada eksik kalan tüm unsurları yeniden değerlendirerek adaletin tam olarak yerini bulmasını amaçlıyor.

Mahkeme, olayın gerçekleştiği dönemde arama‑kurtarma çalışmalarına katılan AFAD personelinin tanık olarak dinlenmesini talep ediyor. Bu adım, kaybolma sürecindeki operasyonların detaylı bir şekilde ortaya konulması ve olası ihmallerin tespit edilmesi açısından kritik öneme sahip.
“Ses kayıtları ve yeni elde edilen ifadeler, davanın seyrini tamamen değiştirebilir. 16 Ocak tarihindeki duruşmada AFAD çalışanlarının ifadesi alınacak, sanıkların ise bozma kararına ilişkin beyanları değerlendirilecek.” diyen avukat Erdoğan Tunç, savcılığın yürüttüğü geniş kapsamlı soruşturmanın hâlâ devam ettiğini ve yeni delillerin hâlihazırda toplandığını vurguladı. Tunç, ayrıca bir sanığın yurt dışına kaçtığını ve yakalama kararı çıkarıldığını da bildirdi.
Savcılık, yeni soruşturma kapsamında olaya karışmış olabilecek diğer kişilerin ifadelerini almış ve bazı şüphelilerin gözaltına alındığını açıkladı. Uluslararası işbirliği kapsamında, kaçak sanığın takibi de Interpol aracılığıyla yürütülüyor. Bu gelişmeler, davanın sadece yerel değil, ulusal güvenlik açısından da büyük bir öneme sahip olduğunu gösteriyor.
Davanın yeniden ele alınması, Türkiye genelinde büyük bir toplumsal yankı uyandırdı. Halk, adaletin tam anlamıyla tecelli etmesini ve Leyla Aydemir’in ölümüyle ilgili sorumluların kesin bir şekilde ortaya konulmasını bekliyor. 16 Ocak’taki duruşma, bu sürecin en kritik adımı olarak görülüyor ve medyanın da yakından takip edeceği bir olay olarak öne çıkıyor.