Fransız Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ABD’nin Rusya-Ukrayna savaşı için hazırladığı 28 maddelik barış planını “doğru yönde bir adım” olarak nitelendirirken, planın Avrupa’nın büyük bir kısmında Rus çıkarlarını yansıttığını belirtti. Macron, planın tartışılması, müzakere edilmesi ve iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Planın Ruslar için kabul edilebilir olmasının, Ukraynalılar ve diğer Avrupa ülkeleri için aynı derecede kabul edilebilir anlamına gelmediğini sözlerine ekledi.
Macron, “Fransız, İngiliz ve Türk askerleri barışın imzalanması durumunda bölgede eğitim ve güvenlik operasyonları gerçekleştirmek için göreve hazır” olduğunu ilan etti. Bu askerlerin havada, karada ve denizde nasıl destek sağlayacağı konusunda yaklaşık 20 ülkenin ortak bir çerçeve oluşturduğunu dile getirdi.

Macron, Cenevre’de yürütülen görüşmelerde Ukrayna’nın ordusunun sınırlandırılmasına karşı çıkıldığını ve “Ukrayna ordusuna herhangi bir sınırlandırma getirmemeliyiz” şeklinde bir tutum sergilendiğini hatırlattı. Ukrayna’nın teslim olmadan bir barışa varılamayacağına, barışın gerçek bir güvenlik garantisi olması gerektiğine dikkat çekti.
Macron, Rusya’nın Avrupa’ya karşı siber saldırılar, hava ihlalleri ve diğer istikrarsızlaştırıcı eylemlerle bir hibrit savaş yürüttüğünü belirtti. Bu bağlamda Avrupa ülkelerinin daha koordineli bir güvenlik stratejisi geliştirmeleri gerektiğini vurguladı. Ayrıca, dondurulmuş Rus varlıklarının kararının Avrupalı ülkeler tarafından alınması gerektiğini sözlerine ekledi.
Macron, yeni bir gönüllü askerlik programı üzerinde çalıştıklarını ve gençlerin zorunlu olarak Ukrayna’ya gönderilmesinin planlanmadığını kesin bir dille açıkladı. Bu programın amacı, gençlerin savunma mekanizmasını, ordunun işleyişini ve ülkenin güvenlik gündemini daha iyi anlamalarını sağlamak.
Ülkenin bütçe krizi ve siyasi tartışmalarına da değinen Macron, “Fransa, bazıları düşündüğünden çok daha güçlü” diyerek, ulusal bir uzlaşı kültürü ve ekonomik istikrar vurgusu yaptı. Siyaset sahasındaki spekülasyonları reddederek, ülkenin stratejik konumunun korunması ve ortak akılla ilerlemesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Macron, “Eğer Ukrayna’yı yalnız bırakırsak, Rusya’ya zayıf olduğumuz mesajını veririz” diyerek, NATO’nun ve Avrupa müttefiklerinin bir arada hareket etmesi gerektiğini vurguladı. Fransız halkının güvenliği, Avrupa’nın stratejik bütünlüğü ve Rusya’nın agresif tutumuna karşı dayanıklılık, Macron’un öncelikleri arasında yer alıyor.
Konuşmasının sonunda, Macron “Fransa, bazıları düşündüğünden çok daha güçlüdür. Biz faal haldeyiz ve ülkeyi ortak akılla ilerletmeye devam edeceğiz” diyerek, hem iç hem dış politikada kararlı bir duruş sergiledi.