Muazzez Abacı’nın Vefatı ve Mirası
Türk sanat müziğinin
usta yorumcusu Muazzez Abacı, kalp rahatsızlığı nedeniyle uzun süredir tedavi gördüğü hastanede 78.
doğum gününde hayatını kaybetti. Sanatçının ölüm haberi, ülke genelinde büyük üzüntüye yol açtı ve aynı zamanda
geride bıraktığı mal varlığı üzerine spekülasyonların ateşlenmesine neden oldu.

Vefatının ardından
sosyal medya kullanıcıları ve bazı haber siteleri, Abacı’nın İstanbul’da farklı ilçelerde değerli gayrimenkullere sahip olduğunu iddia etti.
Tuzla’da bir villa,
Kuzguncuk ve Şişli’de birkaç daire olduğu, ayrıca bankada yüksek miktarda nakit para, lüks bir otomobil ve bir cip bulundurduğu öne sürülüyor. Bazı kaynaklar, bu servetin “1,2 milyar doları aşan” bir değere ulaştığını iddia etse de, bu rakamların resmi bir doğrulaması bulunmamaktadır.
Sanatçının
mirası ise bir diğer tartışma konusuna dönüştü. İddialara göre, Muazzez Abacı’nın tek çocuğu olan kızı
Saba Abacı, yasal mirasçı olarak ön plana çıkıyor. Şu ana kadar aileden veya ilgili resmi makamdan konuyla ilgili resmi bir açıklama gelmediği için, mirasın nasıl dağıtılacağı belirsizliğini koruyor.
Bu gelişmeler, sanat dünyasının yanı sıra
ekonomi ve sağlık alanlarını da etkileyen bir konuşma başlığı haline geldi. Bir yandan sanatçının uzun yıllar süren kariyeri ve kültürel mirası hatırlanırken, diğer yandan servetinin büyüklüğü ve dağıtım süreci merakla takip ediliyor.
Muazzez Abacı’nın anısına saygı duruşu yapılırken, geride bıraktığı maddi değerlerin nasıl yönetileceği ise yeni bir gündem oluşturdu.
İddiaların gerçekliği henüz netleşmemiş olsa da, bu tür spekülasyonların sanatçının ölüm anını ve mirasını gölgelemesi, kamuoyunda geniş bir tartışma yaratmaya devam edecek.