Çağrıhan Atyıldız’a 2 yaşındayken otizm tanısı konuldu. Ancak milyonda bir görülen mutlak kulak yeteneği sayesinde, duyduğu her sesi anında notaya dökebilen nadir bir çocuktan, akordiyonun büyüleyici dünyasına adım attı. 13 yaşında akordiyona tutunan genç, kısa sürede bu enstrümanın teknik ve duygusal derinliklerini kavradı.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Lisesi’ne 100 tam puanla girip birincilikle mezun olan Çağrıhan, yetenek sınavını başarıyla geçerek Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi Çalgı Eğitimi Bölümü’nde ikinci sınıfa yerleşti. Üniversitenin Bizim Orkestra projesinde 8 otizmli ve 2 görme yetersizliği yaşayan bireyle sahne alarak, ulusal ve uluslararası birçok konseri ortak yürüttü.
2025 yılının Kasım ayında Fransa’nın Montargis şehrinde gerçekleştirilen 75. Dünya Akordeon Yarışması‘nda, 5 ülkeden katılan 18‑35 yaş Varyete/Jazz/World Music kategorisinde tek otizmli temsilci olarak sahneye çıkan Çağrıhan, hem jüri hem de izleyicilerin beğenisini kazanarak 3. oldu.

Yarışmanın ardından duyduğu gurur, “Fransa’da zor bir yarışmaydı; ama ben kolaylıkla başardım. Dünya 3’üncüsü oldum” sözleriyle dile geldi. Ivan Celac, Volkan ve Aziz hocalarına teşekkür eden genç müzisyen, “İleride Bulgaristan’da akordiyon eğitimi almak istiyorum” diye geleceğe dair hedeflerini de paylaştı.
Annesi Bilge Atyıldız, çocuğunun ilk notalarını 4,5 yaşında duyduğunu ve bu yeteneği bir tesadüf olarak gördüklerini, ancak zamanla otizmin getirdiği zorluklar nedeniyle müzik eğitimine erken yaşta başlayamadıklarını anlattı. 6 yaşında piyano eğitimi başlayan Çağrıhan, bir yıl sonra iletişim ve sinerji sorunları nedeniyle bu süreci sonlandırmak zorunda kaldı. “Akordiyon onun hayatını gerçekten çok değiştirdi” diyen Bilge, hem sosyal hem akademik anlamda çocuğunun gelişiminde en büyük rolün bu enstrüman olduğunu vurguladı.
Bilge Atyıldız, oğlunun Mimar Sinan Lisesi’nde 100 tam puanla birincilikle mezun olduğunu ve şu anda üniversitede lisans eğitimi alan tek akordiyon öğrencisi olduğunu belirtti. Türkiye’de AKORDER Derneği’nin Dünya Akordeon Konfederasyonu üyeliği sayesinde, Çağrıhan’ın yeteneği uluslararası arenada tanındı. “Türkiye’ye bu gururu yaşatan bir oğlum var artık” sözleri, ailenin ve ülkenin ortak sevincini yansıtıyor.
Çağrıhan, gelecekte müzik terapisi alanında çalışmalar yapmayı, otizmli bireylerin sosyal entegrasyonuna katkı sağlamayı ve akordiyon eğitimiyle uluslararası arenada daha fazla temsilci olmayı hedefliyor. Şimdiden genç müzisyen, “Her notada özgürlüğümü, sesimde ise gücümü buluyorum” diyerek müziğin hayatındaki dönüştürücü etkisini vurguladı.