İzmir'de iş insanı T.G.'nin 18 milyon liralık Porsche Taycan'ı alev aldı; itfaiye ve bağımsız bilirkişi raporları üretim hatasını işaret ederken, Porsche Almanya mühendisleri bu iddiayı kesin bir dille reddetti. Olay yasal sürece taşınarak marka hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
Olayın Detayları
Geçtiğimiz Haziran ayında, Yeşildere Caddesi'nde
elektrikli Porsche Taycan'ı sürerken, aracın ön kısmından yoğun dumanlar yükselmeye başladı.
T.G., yolun sağ şeridine çekip durdu ancak aracın dijital kilit sistemi aniden devreye girerek kapıları kilitledi.
Kapılar kilitlenmiş, araç içi kontrol paneli yanıt vermiyordu.Panikle bir süre sonra, aracın dokunmatik ekranında bulunan “Acil Kilit Açma” tuşunu fark etti ve bu tuşa bastı.
Bu sayede kilitler açıldı ve alevlerin içeriye sızmasına engel oldu. Ancak alevler hızla büyüdü, duman yoğunlaştı ve
T.G. hafif yanıklar ve solunum güçlüğü yaşadı.
İtfaiye ekipleri olay yerine 5 dakikadan kısa bir sürede intikal etti ve yangını kontrol altına alarak söndürdü. Araç tamamen kullanılamaz hâle geldi, ancak
T.G. canını zor kurtarmıştı.

Teknik İnceleme ve Bilirkişi Raporları
İtfaiyenin hazırladığı raporda yangının çıkış noktasının aracın
High Voltage Distribution (HVD) modülünden geldiği belirtilmiştir. Aynı zamanda bağımsız bir adli bilirkişi, batarya ile invertör arasındaki yüksek gerilim hatlarında meydana gelen bir deformasyonun yangına yol açtığını tespit etmiştir.
Bu raporlar, Porsche'nin Türkiye distribütörü Vosmer ve markanın Almanya merkezinden gelen mühendislerin iddialarına karşıt bir konumda bulunuyor. Üç ay sonra Almanya’dan gelen Porsche mühendisleri,
“Üretim hatası yoktur, yangın dışsal bir faktör nedeniyle gerçekleşmiştir.” açıklamasını yaptı.
Uzmanlar, elektrikli araçlarda yüksek gerilim sistemlerinin
termal yönetim problemlerine karşı hassas olduğunu, ancak bu tip bir arızanın nadir olduğunu vurguluyor. Olay sonrası Porsche Türkiye, aracın servisine çekilmesi ve detaylı bir inceleme yapılması gerektiğini belirtti.
Yasal Süreç ve Avukat Açıklamaları
Olayın ardından
T.G. avukatı Harun Ümit Eren, müvekkilinin “ölümle burun buruna geldiğini” ve “maddi-manevi büyük zarar gördüğünü” belirtti. Avukat, “İtfaiye ve bilirkişi raporları üretim hatasını açıkça gösteriyor, Porsche Almanya’nın raporu ise teknik olarak yetersiz ve çelişkili.” şeklinde konuştu.
Eren, ayrıca aracın içinde taşıdığı yüksek miktarda nakit paranın da yanarak yok olduğunu, bu kaybın da dava kapsamında değerlendirileceğini ekledi.
Avukat, “Türkiye’deki tüketicilerin canı ve hakları korunmalı, uluslararası markalar sorumluluklarını yerine getirmelidir.” diyerek, hem Türkiye mahkemelerinde hem de uluslararası platformlarda davanın takip edileceğini duyurdu.
Gelecek İçin Çıkarımlar ve Sektörel Etkiler
Bu olay, Türkiye’de elektrikli otomobil güvenliği konusundaki düzenleyici çerçevelerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, benzer olayların önüne geçmek amacıyla
yüksek gerilim sistemleri için zorunlu periyodik denetim ve
üretici sorumluluğu konusunda yeni mevzuat hazırlığına başlamıştı.
Ayrıca, tüketicilerin elektrikli araç satın alırken
garanti şartları, servis ağları ve acil durum prosedürleri hakkında bilgilendirilmesi gerektiği vurgulandı. Porsche gibi lüks markalar, Türkiye pazarındaki itibarlarını korumak için daha şeffaf teknik raporlar sunmalı ve yerel otoritelerle iş birliği içinde olmalıdır.
Özellikle yüksek maliyetli ve prestijli araçların Türkiye’deki kullanıcıları, benzer bir durumla karşılaştıklarında yasal haklarını etkin bir şekilde kullanabilmek için tüketici hakları dernekleriyle iletişime geçmelidir.
Bu trajik deneyim, elektrikli otomobil teknolojisinin hâlâ gelişim aşamasında olduğunu ve
güvenlik standartlarının sürekli güncellenmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.