Samsun’da Bebeği Çöpe Atan Anne Tutuklandı

Samsun’da Bebeği Çöpe Atan Anne Tutuklandı
Yayınlama: 13.11.2025
5
A+
A-

Samsun’da evde doğurduğu bebeği çöpe attığı iddiasıyla gözaltına alınan anne tutuklandı; bebek hâlâ bulunamadı.



Olayın gelişimi



H.C. (41), üç çocuk annesi ve daha önce evlenip boşanmış bir kadın, hamileliğini gizleyerek 14 Ekim tarihinde evinde tek başına doğum yaptı. Doğum sonrası yaşadığı halsizlik ve kanama nedeniyle aynı gün Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’ne başvurdu.



Hastane kontrolünde bebek doğmuş olduğu tespit edildi, ancak bebek ortada bulunmuyordu. Kadın, bebek doğduktan kısa bir süre içinde poşete koyup çöp konteynerine attığını itiraf etti. Bu iddia üzerine olay Cinayet Büro Amirliği ekiplerine bildirildi.






Polis, kadının ifadesi doğrultusunda Fevzi Çakmak Mahallesi’ndeki çöp istasyonunda ve çevresindeki çöp konteynerlerinde geniş çaplı arama başlattı. Aramalara polis köpekleri, insansız hava araçları ve su geçirmez ekipmanlar da dahil edildi; fakat 30 gün süren yoğun çalışmalara rağmen bebek bulunamadı.



H.C., hastaneden taburcu olduktan bir hafta sonra polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. İlk ifadesinde “bebek doğdu, ölümü fark ettiğim anda poşete koyup çöpe attım” şeklinde konuşurken, savcılık sürecinde ise “bebek canlı doğdu, ölümünün ardından çöpe attım” gibi çelişkili beyanlarda bulundu.



20 Ekim tarihinde nöbetçi mahkemeye çıkarılan H.C., yüz tutuklama kararı alındı ve Samsun T Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Mahkeme tutanakları, kadının “kendi isteğiyle doğum yapması” ve “bebekle ilgilenememesi” gerekçeleriyle “kasten öldürme” suçlamasını desteklemediğini, ancak “kasti öldürme girişimi” ve “çocuk istismarı” suçlamalarının değerlendirildiğini gösteriyor.



Olay, Samsun’da ve sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. #SamsunBebekKavgası etiketi trend oldu; vatandaşlar, benzer durumların önlenmesi için ebeveyn destek hatları ve annelik eğitim programlarının güçlendirilmesi çağrısında bulundu. Çocuk koruma dernekleri, olayın aydınlatılması ve benzer trajedilerin yaşanmaması için “acil müdahale” ve “aile içi denetim” mekanizmalarının artırılmasını talep etti.



Hukuk uzmanları, bu tip davalarda mahkemelerin “bebeğin hayati tehlikesi” durumunda “kısa süreli tutuklama” ve “açık yargı” uygulayabileceğini, ancak kanıtların yeterli olmaması durumunda yargılamanın “serbest bırakma” ile sonuçlanabileceğini belirtiyor. Şu ana kadar elde edilen deliller, kadının suçunu kesin olarak kanıtlamaktan ziyade “olaya karıştığı” yönünde bir şüphe oluşturuyor.



Bir Yorum Yazın


Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.