Sarkozy’nin Hapisteki Günlükleri Kitaplaştı

Sarkozy’nin Hapisteki Günlükleri Kitaplaştı
Yayınlama: 11.12.2025
5
A+
A-

Fransa eski cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, hapiste geçirdiği üç haftayı kaleme aldığı “Bir Mahkumun Günlüğü” kitabıyla yayınladı.

Kitabın Yayın Süreci ve İçeriği

Hapiste üç hafta kalmasının ardından serbest bırakılan Sarkozy, bu dönemi 216 sayfalık bir kitapta topladı. Kitap, “Bir Mahkumun Günlüğü” adıyla 10 Kasım 2025 tarihinde yayımlanarak, kamuoyunun merak ettiği hapishane deneyimini detaylı bir biçimde ortaya koydu.

Hapisteki Koşullar ve Günlük Detayları

Sarkozy, 320535 numaralı cezaevi hücresinde 12 metrekarelik bir odada kaldığını, hücrenin içinde bir buzdolabı, duş ve televizyon bulunduğunu, pencerenin ise dışarıdaki bir panelin görüşünü engellediğini belirtiyor. “Temiz ve yeterince aydınlıktı. Eğer gardiyanların içeriye bakmasına olanak veren gözetleme delikli güçlendirilmiş kapı olmasaydı, en alt sınıf bir otel odasında olduğunuzu sanabilirdiniz” şeklindeki açıklaması, hapishane koşullarının beklenenden daha konforlu olduğunu ima ediyor.

Günlüklerde, hücresinde günün 23 saatini yalnız geçirdiğini, diğer mahkumlarla iletişime izin verilmediğini ve avluda yürüyüş seçeneğini tercih etmediğini, bunun yerine spor odasındaki koşu bandını kullandığını anlatıyor. “Benim durumumda adeta bir vaha haline gelmişti” diye nitelendirdiği bu odada egzersiz yapmanın, zihinsel dayanıklılığını korumasına yardımcı olduğunu vurguluyor.

İlk gecesinde komşu mahkumun Aslan Kral filminden şarkı söyleyerek ve kaşığını parmaklıklara vurarak rahatsızlık verdiğini, bu yüzden uyuyamadığını da paylaşıyor. Cezaevi personelinin kendisine nazik davrandığını ve ona “Başkan” diye hitap ettiğini de ekliyor.

Duvarlarını, destek mektuplarıyla kaplayabildiğini ve bu mektupları “dokunaklı ve samimi” bulduğunu belirten Sarkozy, bu mektupların ona moral kaynağı olduğunu ifade ediyor.

Siyasi İddialar ve Tarihsel Karşılaştırmalar

Sarkozy, 70 yaşında olmasına rağmen seçim kampanyası finansmanı suçlamaları nedeniyle beş yıl hapis cezası almıştı. Bu cezanın 20 gününü La Santé hapishanesinde çektikten sonra 10 Kasım’da tahliye oldu.

Kitapta, kendisini Fransız tarihinin en ünlü davalarından biri olan Alfred Dreyfus davasıyla karşılaştırıyor. “Tarihi bilen tarafsız bir gözlemci için benzerlikler çarpıcıdır” diyerek, Dreyfus gibi sahte belgelerle suçlandığını ve ulusun önünde aşağılandığını belirtiyor.

Fransa’nın mevcut cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile de açık bir hesaplaşma içinde. Eskiden Macron’un yakın destekçisi olan Sarkozy, artık “sayfayı çevirdiğini” ve Macron’un “çok fazla düşmanı, karalayıcısı ve hayal kırıklığına uğramış dostu” olduğunu vurguluyor. Macron’un kendisine doğrudan arama cesareti göstermediğini, bu tutumun samimiyetsizlik işareti olduğunu iddia ediyor.

Marine Le Pen ile ilişkisine de değinen eski lider, Le Pen’e telefonla teşekkür ettiğini ve UBP (Ulusal Birlik Partisi) seçimlerine karşı bir “Cumhuriyetçi Cephe”ye katılmayacağını söz vererek, sağ kanadın içindeki bölünmelere ışık tutuyor. Bu açıklamalar, Fransa’nın sağ siyaseti içinde eski bir cumhurbaşkanının hâlâ etkili bir ses olduğunu gösteriyor.

Kitabın Eleştirileri ve Toplumsal Yankıları

Eleştirmenler, Sarkozy’nin kitabının hem samimi hem de politik bir manifesto niteliğinde olduğunu belirtiyor. Hapisteki fiziksel koşullardan siyasi analizlere uzanan geniş yelpazesi, okuyuculara hem bir mahkumun iç dünyasını hem de Fransa’nın adalet sistemine dair eleştirel bir bakış açısı sunuyor.

Kitabın yayınlanması, Fransa’da hâlâ devam eden siyasi kutuplaşmanın ve eski cumhurbaşkanlarının kamuoyundaki etkisinin yeniden gündeme gelmesine sebep oldu. Özellikle “sürmanşet” niteliğinde bir haber olması, medya organlarının bu konuyu ön sayfalara taşımasıyla da teyit edildi.

Bir Yorum Yazın


Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.