İspanya‑Türkiye karşılaşması, Altay Bayındır‘ın kritik kurtarışlarıyla adeta yeniden yazıldı. Semih Sezerli, Bayındır’ın kaleyi rakip ataklardan koruyarak “maçın kırılma anını” belirlediğini belirtti. Bayındır’ın, Fenerbahçe’den ayrılma kararıyla ilgili kamuoyundaki tartışmalara rağmen sahada sergilediği soğukkanlılık, milli takımın savunma direncini artırdı.

Sezerli, orta sahada Orkun Kökçü‘nün gösterdiği dinamik oyun anlayışını “maçın adamı” olarak nitelendirdi. Kökçü’nün topa yön verme, rakip defansı açma ve hızlı hücumları başlatmadaki başarısı, Türkiye’nin baskıyı sürdürmesinde kilit rol oynadı. “Kökçü, sahada en çok tehdit yaratan oyuncu; hem ofansif hem de defansif katkısı çok değerli” diyen Sezerli, genç yeteneğin gelecekteki turnuvalarda da aynı etkiyi göstereceğine inandığını sözlerine ekledi.
Maçın 61. dakikasında Deniz Gül‘ün bulduğu gol, Türkiye’ye psikolojik bir üstünlük sağladı. Sezerli, bu golün “karşılaşmanın seyrini tamamen değiştirdiğini” vurgulayarak, Gül’ün genç yaşına rağmen büyük bir sahneye çıkabildiğini ve takımın moralini yükselttiğini belirtti. “Bu gol, İspanya’nın savunma karizmasını kırdı ve bize özgüven kattı” şeklinde yorum yaptı.
Sezerli ayrıca, Salih Özcan ile Orkun Kökçü’nün sahadaki uyumunun “çift kanat” gibi çalıştığını, teknik direktör Montella‘nın ise takımı her seviyede temsil eden bir vizyona sahip olduğunu ifade etti. Play‑off sürecinde sadece teknik‑taktik değil, aynı zamanda psikolojik hazırlığın da belirleyici olacağına dikkat çeken Sezerli, milli takımın oyuncu kalitesinin rakiplerinden daha üstün olduğunu bir kez daha vurguladı.