1974 yılında Kayserispor altyapısına adım atan Recep Mavili, genç yaşta profesyonel sahalara çıktı. 1978‑1980 sezonlarında Süper Lig’de Kayserispor formasıyla mücadele ederken, rakip kulüplerin en büyük takımları Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray’a karşı da sahada yer aldı. “O dönem futbolun para ile ölçülmediği, sadece tutkunun ön planda olduğu bir zamandı,” diyor Mavili.
Kayserispor’dan sonra Edirnespor’a transfer olan eski futbolcumuz, 1981‑1983 yılları arasında Trakya ekibinde iki sezon geçirdi. 1988‑1990 sezonlarında ise Erciyesspor’da forma giydi ve Nevşehirspor’da kaptanlık yaptı. Profesyonel futbol kariyerini 6 yıl boyunca sürdüren Mavili, 1990’ların sonlarında futbolu bıraktı ve yeni bir hayata adım attı.

Futbolu bıraktıktan sonra, Kayseri’nin ilk seyyar köfte ekmek satıcısı olan babasının mesleğini devralmaya karar verdi. “Babam maç öncesi stadyum çevresinde köfte satardı, ben de onun yanına yardım eder, sonra bu işi kendi başıma yapmaya karar verdim,” diyor Mavili.
Kayserispor’un haftada iki kez ev sahipliği yaptığı stadyumun etrafında, Mavili sabahın erken saatlerinde “ekmek teknesini kuruyor ve taze köftelerini sarı‑kırmızılı taraftarlara sunuyor. Köfteleri, sadece lezzetli olmakla kalmıyor; aynı zamanda eski bir futbolcunun anılarını da taşıyor. Taraftarlar, “Bu adam Galatasaray’la, Fenerbahçe’yle maç yapmış, şimdi köfte satıyor!” diye şaşkınlıklarını gizleyemiyorlar.”
Stadyum çevresinde Mavili, eski günlerin sohbetiyle birlikte köfte satıyor. Kayserispor taraftarlarından Recep Yılmaz şunları söylemiş: “Her maç öncesi burada köfte ekmek yeriz. Kendimi bildiğim bir süredir Kayserispor taraftarıyım; Recep’in eski futbolcu olduğunu bilmiyordum. Şimdi hem lezzet hem de bir tarih parçası alıyoruz.”
Bu samimi ortam, sadece bir atıştırmalık noktası olmaktan çıkıp, “eski futbol günlerinin yeniden canlanması” anlamına geliyor. Taraftarlar, Mavili’ye “köfteci efsane” lakabını takarken, genç nesil de onun hikayesinden ilham alıyor.
“Bizim zamanımızda futbolda para yoktu. Baba mesleğim olan köfteciliği devam ettiriyorum,” diye ekleyen Mavili, Kayserispor’a duyduğu sevginin hala taze olduğunu belirtiyor. “Kayseri şehri bir olursa ancak öyle olur. Takım küme düşerse, köfteci Recep de küme düşmüş olur. Bu yüzden birlik olmalıyız.”
Gelecek vadeden bir spor kulübü için Mavili, “Zirveye oynamak isteriz, ama maddi imkanlar da gerekir. Benim işim bana maddi gelir sağlarken, aynı zamanda beni zinde tutuyor,” şeklinde umut dolu sözler sarf etti.
Bu eşsiz hikaye, sporun sadece sahada değil, aynı zamanda sokaklarda da birleştirici bir güç olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.