Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 631 Sayılı KHK’de Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, 2026 yılı için bina ve arazi vergi değerlerinin 2025 değerlerinin en fazla iki katı olmasını öngörüyor. 2027‑2029 döneminde ise değerleme, bir önceki yılın matrahının yeniden değerleme oranı kadar artırılacak. Bu uygulama, vergi yükünün aşırı artışını sınırlamayı hedefliyor.
Tapuda emlak vergisi değerinden daha düşük bir bedelle harç ödenmesi tespit edildiğinde, aradaki fark vergi ziyaı cezası olarak yüzde 25 yerine “bir kat” (yüzde 100) uygulanacak. Bu, önceki %25’lik cezanın dört katına çıkarılması anlamına geliyor. Dolayısıyla gayrimenkul alım‑satım işlemlerinde beyan edilen bedelin gerçek değerle uyumlu olması artık zorunluluk halini alıyor.

Altın Emlak Global Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, düzenlemenin gayrimenkul sektörü açısından “kritik bir öneme” sahip olduğunu vurguladı. Özelmacıklı, “Emlak vergisindeki artışlara üst sınır getirilmiş olması, mükellefleri yüksek vergi yükünden koruyacak ve piyasadaki belirsizliği azaltacaktır” diyerek, yeni sınırların sektöre sağlayacağı istikrarı öne çıkardı. Ayrıca, plan ve bütçe komisyonunda planlanan konut kira istisnası değişikliğinin şu an için ertelendiğini belirtti.
Taşınmaz ticaretiyle uğraşan işletmeler için her yıl 20 000 TL (büyükşehir belediyesi sınırları içinde ise 40 000 TL) tutarında ruhsat harcı öngörülüyor. Türkiye genelinde 87 941 işletme bu yetki belgesine sahip. Özelmacıklı, “Bu ek harç, kayıt dışı faaliyetleri caydırabilir; ancak aynı zamanda küçük ölçekli işletmelerin maliyetini artırarak sektördeki rekabeti zorlayabilir” uyarısında bulundu.
Yeni düzenlemeler, gerçek beyanın sağlanması ve vergi kaçakçılığının önlenmesi amacıyla tasarlandı. Uzmanlar, bu adımların kısa vadede mükellefler için ek maliyet yaratabileceğini, ancak uzun vadede adil bir vergi ortamı oluşturacağını belirtiyor. Ayrıca, beşinci yıl içinde beyan affı gibi ek düzenlemelerin gündeme gelebileceği konuşuluyor.