TBMM Adalet Komisyonu’nda 11. Yargı Paketi Görüşmeleri Resmen Başladı

Komisyonun Toplanma Şekli ve Başkanlık

TBMM Adalet Komisyonu, AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel başkanlığında toplanarak 11. Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi görüşmelerine başladı.

Yargı Paketi İçeriği ve Hedefleri

Komisyon başkanı Yüksel, siber suçlardan organize suçlara, toplumsal huzuru bozandan ekonomik düzeni tehdit eden eylemlere kadar her alanda mevzuatın vatandaşları koruyacak güçte olması gerektiğini vurguladı. Teklifin, 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi kapsamında hazırlandığını belirterek, “Bugünün sorunlarını çözmekten ziyade yarının daha güçlü ve adil bir Türkiye’sinin hukuki altyapısını inşa etmeyi amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Teklif, 38 maddeden oluşuyor ve toplam 12 farklı kanunda değişiklik öngörüyor. Bu değişiklikler, suçların önlenmesi, cezaların caydırıcılığının artırılması ve infaz sürecinin hızlandırılması gibi temel hedefleri içeriyor.

Organize Suçlar ve Çocukların Korunması

Yüksel, örgütlü suçlarla mücadelede suç örgütü kurma, yönetme ve üye olma suçlarının cezalarının artırılacağını, örgüt faaliyetlerinde çocukların araç olarak kullanılmasının önüne geçmek amacıyla ilgili yöneticilerin cezalarının yarı oranına kadar yükseltileceğini duyurdu. Ayrıca, meskun mahalde silahla ateş etme suçunun cezasının, özellikle düğün, nişan ve asker uğurlaması gibi toplu etkinliklerde işlenmesi durumunda yarı oranında artırılacağı belirtildi.

Trafik ve Araç Kullanımına Yönelik Yeni Düzenlemeler

Teklif, trafikte yol kesme eylemini müstakil bir suç hâline getirerek 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngörüyor. Motorlu taşıtların kötüye kullanılması durumunda ise cezalar bir katına çıkarılacak. Bu sayede araç kiralama sektöründeki mağduriyetlerin önüne geçilmesi hedefleniyor.

Siber Dünyada Güvenlik ve Biyometrik Doğrulama

Yüksel, siber suçlarla mücadelede banka hesaplarının 48 saate kadar askıya alınacağını, “sahte ve açık hat” sorununa çözüm getirileceğini ve cep telefonu hat aboneliklerinde çipli kimlik kartı veya biyometrik doğrulama zorunluluğu getirilerek kimlik sahtekârlığının engelleneceğini açıkladı. Aynı zamanda ödeme ve elektronik para kuruluşlarında da hesap açılışlarının biyometrik yöntemle yapılması zorunlu kılınacak.

Erken Açık Cezaevi ve Denetimli Serbestlik İmkanı

“Kovid‑19 düzenlemesi” kapsamında 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlardan hükümlülerin 3 yıl daha erken açık cezaevine ve denetimli serbestliğe ayrılabilmesi sağlanacak. Bu adım, eski düzenlemelerin neden olduğu gecikmelerin hükümlüler üzerinde yaratacağı olumsuz etkileri azaltmayı ve infaz adaletini korumayı amaçlıyor.

Mustafa Arslan’ın Değerlendirmesi ve Geçmiş Reformlar

AK Parti Tokat Milletvekili Mustafa Arslan, son 23 yılda gerçekleştirilen reformların sayısının artığını hatırlatarak, “Suç çetelerinin başını ezeceğiz” diyerek kararlılığını yineledi. Çocukların suç örgütlerinde kullanılmasına karşı verilen cezaların artırılması, meskun mahalde silahla ateş etmenin cezasının yükseltilmesi ve yol kesme eyleminin yeni bir suç olarak tanımlanması gibi maddeleri vurguladı.

Arslan ayrıca, nitelikli dolandırıcılık suçunun ağır ceza mahkemelerinin görev alanından çıkarılarak asliye ceza mahkemelerine aktarılacağını, böylece uzmanlaşmış bir yargı yapısının oluşturulacağını belirtti.

Muhalefetin Anayasa İddiaları

CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, teklifin Anayasaya aykırı olduğunu savunarak geri çekilmesini talep etti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmadığı yönündeki eleştirileri dile getirdi. DEM Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Aslan da paketle ilgili beklentilerin karşılanmadığını ve teklifin yeniden incelenmesi gerektiğini belirtti.

Görüşmelerin Sonrası ve İleriye Dönük Adımlar

Komisyon başkanı Yüksel, muhalefet milletvekillerinin talebi üzerine usul tartışmasına girildiğini ve tüm teklif maddelerinin tek tek değerlendirilerek oylamaya hazırlanacağını duyurdu. Parlamento içinde bu paketle ilgili yoğun bir tartışma sürecinin başlayacağı ve nihai kararın, hem yargı reformu hem de toplumsal güvenlik açısından kritik bir adım olacağı vurgulandı.