Terörsüz Türkiye Komisyonu İmralı’ya Gitti

AK Partili Hüseyin Yayman, MHP’li Feti Yıldız ve DEM’li Gülistan Kılıç Koçyiğit’ten oluşan komisyon, 24 Kasım 2025’te İmralı’ya giderek Abdullah Öcalan’ı dinledi. TBMM Başkanlığı, görüşmenin toplumsal bütünleşme, kardeşliğin pekiştirilmesi ve bölgesel perspektife olumlu katkılar sağladığını duyurdu.

İmralı Ziyareti ve Komisyonun Görevleri

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, Terörsüz Türkiye sürecinin bir parçası olarak İmralı Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu‘na resmi bir ziyaret gerçekleştirdi. Komisyonun 8. toplantısında alınan oylama sonucunda, AK Parti, MHP ve DEM temsilcilerinden oluşan heyet, 24 Kasım 2025 tarihinde adaya gönderildi.

Heyette AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Hatay milletvekili Hüseyin Yayman, MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız ve DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit yer aldı. Görüşme, Öcalan’ın mevcut tutukluluk koşulları çerçevesinde, terörün politik bir araç olarak kullanılmaması ve demokratik bir toplumda barışçıl çözümlerin geliştirilmesi temaları etrafında şekillendi.

Terörsüz Türkiye Sürecinin Kökleri

Bu ziyaret, Devlet Bahçeli’nin “Terörsüz Türkiye” çağrısı üzerine başlatılan geniş çaplı bir dizi adımın son aşamalarından biri olarak görülüyor. Sürecin ilk adımları, 5 Ağustos 2025 tarihinde komisyonun ilk toplantısının yapılmasıyla atıldı; o günden bu yana 18 kez toplanarak farklı kesimlerle diyaloglar gerçekleştirdi. Komisyonun en kritik kararı, 21 Kasım 2025 tarihli 18. toplantısında alındı ve bu karar, Öcalan’ın “siyasi bir figür olarak değerlendirilmesi” ve “silah bırakma” konularını içeren bir dizi sorunun yanıtlanmasını amaçladı.

TBMM Başkanlığı Açıklaması ve Beklentiler

Görüşmenin ardından TBMM Başkanlığı, “Görüşme neticesinde, toplumsal bütünleşme, kardeşliğin pekiştirilmesi ve bölgesel perspektife yönelik sürecin pozitif ilerletilmesi açısından olumlu sonuçlar alınmıştır.” şeklinde bir açıklama yaptı. Açıklamada, komisyonun “azimli ve kararlı tutumunu” sürdürerek, gelecekteki barış süreçlerine yön vereceği vurgulandı. Ayrıca, görüşme tutanaklarının 10 yıl boyunca gizli tutulacağı ve tüm lojistik desteklerin MİT tarafından sağlandığı belirtildi.

Uluslararası ve Bölgesel Yansımalar

İmralı ziyareti, sadece iç politikada değil, aynı zamanda Türkiye’nin Suriye, Irak ve İran ile olan ilişkilerinde de bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Özellikle 27 Şubat’ta yapılan “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” ve “10 Mart Mutabakatı” bağlamında sorulan soruların yanıtları, bölgedeki çatışma dinamiklerinin yumuşatılmasına yönelik bir adım olarak algılanıyor. Uzmanlar, bu sürecin “Türkiye’nin uluslararası alanda güvenlik ve insan hakları konularında daha pozitif bir imaj kazanmasına” katkı sağlayabileceğini belirtiyor.

Gelecek Vizyonu ve Son Söz

Komisyon, önümüzdeki aylarda benzer diyalogların sürdürülmesini ve “Terörsüz Türkiye” vizyonunun somut adımlarla hayata geçirilmesini hedefliyor. Bu bağlamda, diğer siyasi partilerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla yapılacak iş birliği, sürecin kalıcı ve etkili olmasını sağlayacak. Türkiye’nin bu yolculuğu, toplumsal uzlaşı ve bölgesel istikrar açısından kritik bir öneme sahip olmaya devam edecek.