Türkiye ve Mısır’ın büyükelçilikleri tarafından ortaklaşa organize edilen etkinlik, “Nil’den Boğaziçi’ne” adıyla sahne aldı. Konser, Türkiye’nin önde gelen arp virtüözü Şirin Pancaroğlu ile Mısır’ın ünlü arp sanatçısı Menal Muhyiddin‘in bir araya gelmesiyle tarihî bir an yarattı.
Konserde ayrıca Seymen Özdeniz (Türkiye) ve Doha El Guerzavi (Mısır) sahne alarak iki ülkenin geleneksel ezgilerini modern bir yorumla sundular. İzleyiciler, ağırlıklı olarak Türk halk müziği eserleriyle başlayan programı, Arap melodileriyle zenginleştirilmiş bir finale tanık oldular.

Etkinliğe eski Mısır Sivil Havacılık Bakanı Amiral Muhammed Abbas, Mısır Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Hazim Ömer, sanatçılar Mahmud Hemide ve Cemal Süleyman gibi önemli isimler katıldı. Büyükelçi Salih Mutlu Şen, konuşmasında iki milletin tarih boyunca müzikle birbirini etkilediğine değinerek, “19. yüzyılın sonlarında Osmanlı‑Türk müziği Mısır müziğini etkilerken, 1940‑1950’lerde ise Mısır müziği Türk müziğine önemli bir ivme kazandırmıştır” ifadelerini kullandı.
Büyükelçi Şen, konser fikrinin Menal Muhyiddin‘den geldiğini ve 100. yıldönümü vesilesiyle planlanan kültür etkinliklerinin devam edeceğini belirtti. Ayrıca, iki ülke arasında imzalanması hedeflenen yeni bir kültür anlaşması sayesinde hat, el yazması, sinema ve televizyon dizileri gibi alanlarda da ortak projelerin hayata geçeceği vurgulandı.
UNESCO Genel Direktörlüğü seçimlerine de değinen Şen, Mısır’ın adayı Halid El Enaninin hem kişisel nitelikleri hem de medeniyet mirası nedeniyle göreve layık olduğunu ifade etti. Bu adaylığın, Anadolu ve Mısır’ın soyut‑somut kültürel mirasını koruma konusunda yeni işbirliklerine kapı aralayacağına inandığını sözlerine ekledi.
Büyükelçi Şen, önümüzdeki haftalarda Kahire’de Gazze temalı karikatür ve hat sergisi, Manyal Sarayı’nda ney konseri gibi bir dizi kültürel etkinliğin daha düzenleneceğini duyurdu. Bu etkinliklerin, iki ülke arasındaki dostluğun müzik dışındaki sanat dallarında da pekişmesine hizmet edeceği belirtildi.
“Nil’den Boğaziçi’ne” konseri, diplomatik tarihî bir dönüm noktasını kutlarken, kültürlerarası diyaloğun en güzel örneklerinden biri olarak hafızalara kazındı. Katılımcıların yoğun beğenisi, benzer ortak projelerin gelecekte de artarak devam edeceğine dair güçlü bir sinyal verdi.