Bugün Cenevre’de gerçekleştirilen EBU Genel Kurul toplantısında, bazı üyelerin İsrail’in katılımına ilişkin gizli oylama talebinde bulunmasına rağmen oylama gerçekleştirilemedi. Bunun yerine, “Üyelerin büyük çoğunluğu, ilave bir oylamaya gerek olmadığını ve mevcut güvenlik önlemleriyle yarışmanın planlandığı gibi devam etmesi gerektiğini” belirten bir ortak karar kabul edildi. Bu karar, özellikle insan hakları örgütlerinin ve bir dizi üye devletin yoğun baskısı altında alındı.

İspanya, Hollanda, İrlanda ve Slovenya resmi açıklamalarıyla yarışmadan çekileceklerini duyurdu. Hollanda kamu yayıncısı Avrotros, “Mevcut koşullar altında katılım, bizim esas kabul ettiğimiz toplumsal değerlerle bağdaşmamaktadır” diyerek kararını gerekçelendirdi.
İspanya’nın devlet yayıncısı RTVE, 2024 yılının Eylül ayında İsrail’in katılımına karşı önceden alınan kararını tekrarlayarak, “Eurovision 2026 finali ve ön elemelerdeki yarı finalleri de yayınlamayacağız” ifadelerini kullandı.
İrlanda’nın ulusal radyo ve televizyon yayıncısı RTE ise, Gazze’deki insani kriz ve sivil ölümlerine atıfta bulunarak, “İrlanda’nın katılımı vicdana aykırı olacaktır” şeklinde bir açıklama yaptı. RTE’nin iletişim müdürü Neil O’Gorman, gazetecilerin hedef alınması ve bölgeye erişimin engellenmesi konularındaki endişelerini vurguladı.
Slovenya’nın yayıncısı RTV Slovenia yönetim kurulu başkanı Natalija Gorscak, “EBU, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının ardından Rusya’nın katılımını reddetti. Şimdi ise İsrail’i reddetmeye cüret edemiyor. Eğer İsrail katılıyorsa biz de Gazze’de öldürülen 20 bin çocuğun anısına yarışmada yer almayacağız” diyerek ülkesinin çekilme kararını duyurdu.
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, karar sonrası sosyal medyada yaptığı açıklamada, “İsrail’in her sahnede temsil edilme hakkı vardır ve Eurovision’a katılacak olmaktan memnuniyet duyuyorum” ifadelerini kullandı. Herzog, yarışmanın kültürlerarası dostluk ve anlayışa hizmet eden bir platform olduğunu belirterek, “Bu yarışmanın evrensel değerlerini sürdürmesini ümit ediyorum” dedi.
Kararın ardından uluslararası medya, Eurovision’un sadece bir müzik festivali mi yoksa politik bir platform mu olduğuna dair tartışmalar başlattı. Bazı gözlemciler, bu çekilme dalgasının gelecekteki EBU kararlarını daha temkinli bir şekilde ele almasına yol açabileceğini öngörürken, diğerleri ise yarışmanın “kültürden siyasete geçiş” riskine işaret etti. Uzmanlar, EBU’nun gelecekteki katılımcı seçimlerinde insan hakları kriterlerini daha şeffaf bir biçimde tanımlamasının gerektiğini vurguluyor.
Bu gelişmeler, Eurovision 2026’nın sadece bir şarkı yarışması olmaktan çıkıp, uluslararası politikaların ve insan hakları tartışmalarının da sahnesi haline gelmesinin öncü örneği olarak kayıtlara geçebilir.