İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 8 Ekim tarihinde İstanbul İl Jandarma Komutanlığı‘nda 19 tanınmış ismi ifadeye çağırdı. Saç ve kan örnekleri alınarak laboratuvar analizlerine gönderildi. İlk sonuçlar, sekiz ünlünün saçında ya da kanında uyuşturucu madde izine rastlandığını, dört kişi ise yalnızca antidepresan etken maddeler içerdiğini gösterdi. Bu bulgular, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Kubilay Aka, savcı huzurunda Bangkok tatilinde rahatsızlandığını ve bir klinikte verilen ilaçların kanındaki izlere neden olduğunu iddia etti. “Kanımda ve saçımda iz yok, ilaçtan kaynaklanmış olabilir” diyerek uyuşturucu kullanımını kesin bir dille reddetti.
Defne Samyeli‘nin kızları Derin ve Deren Talu ise antidepresan kullandıklarını itiraf ederken, uyuşturucu maddelerle ilgili raporları kabul etmediklerini belirttiler.
Metin Akdülger, kanında tespit edilen maddeyi yurt dışı seyahatinde kullandığını söyleyerek “Bu bir seferlik hata” şeklinde savundu.
Dilan Polat, raporda hem kanında hem de saçında madde bulunmasına rağmen, “Doğal saçlarım yerine protez saç kullanıyorum; madde protezimde kalmış olabilir” diyerek savunmasını yaptı. Eşi Engin Polat ise antidepresan reçetesini sunacağını belirtti.
Kaan Yıldırım, raporda kanında madde tespit edildiğini kabul ederken, saçında bulunmadığını ve raporun hatalı olduğunu savundu.
Avukat Feyza Altun, test sonuçlarında antidepresan dışında bir madde bulunmadığını ve itirazının olmadığını söyledi.
Adli Tıp Kurumu raporuna göre, Hadise, İrem Derici, Mert Yazıcıoğlu, Özge Özpirinçci, Duygu Özsalan, Demet Evgar ve Meriç Aral gibi isimlerin saç ve kan örneklerinde hiçbir maddeye rastlanmadı. Bu yedi isim için dosya takipsizlikle sonuçlandı.

Bu gelişmeler, Türkiye’de ünlülerin kamuoyu önündeki imajını ve yasal süreçlerin şeffaflığını bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlar, antidepresan kullanımının da dikkatle incelenmesi gerektiğini ve benzer soruşturmaların sağlık politikaları çerçevesinde ele alınması gerektiğini vurguluyor.
Soruşturmanın devam edeceği ve yeni ifadelerin alınacağı bildirildi. Savcılık, elde edilen bulgular ışığında gerekli yasal adımları atacak ve suç unsuru taşıyanların cezai sorumluluğunu belirleyecek.