Türkiye’deki şehirler arasında göç akışını en çok yaşayan şehir Yozgat olarak belirlendi. Resmi istatistikler, Yozgat’ın son beş yılda nüfusunun tam yarısını aşan bir oranda, yani %39,5’ini kaybettiğini gösteriyor. Bu dramatik düşüş, bölgenin ekonomik, eğitim ve sağlık altyapısının yetersizliğine işaret ediyor.

Göçün temel itici faktörleri arasında iş olanaklarının kıtlığı, yüksek öğrenim kurumlarının sınırlı kapasitesi ve sağlık hizmetlerine erişimin zor olması öne çıkıyor. Bozok Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Mümtaz Levent Akkol, bu durumun “geçmişten gelen bir göç kültürünün devamı” olduğunu vurguladı.
Geçmişten Günümüze Göç Dinamiği
Akkol, “Yozgat’ın göç hikayesi, yüzyıllar öncesine uzanan bir süreçtir. Bir kez göç başladıysa, süreklilik kazanır ve nesiller boyu devam eder” diye belirtti. Türkiye’nin göç veren şehirlerine baktığımızda, Yozgat’ın ilk sırada yer alması sürpriz olmamakla birlikte, bu durumun kökeninde coğrafi konum ve mevcut göçmen ağları yatıyor.
Coğrafi açıdan Yozgat, büyük şehirlerin (Kayseri, Ankara, Samsun gibi) yakınında bulunması nedeniyle “yakın mesafe göçü”nün doğal bir çıkışı haline gelmiş. Göçmenlerin oluşturduğu ağlar, yeni göçmenler için hem bilgi hem de maddi destek sağlayarak hareketi hızlandırıyor.
İş, Eğitim ve Sağlık: Göçün Üç Ana Kapsamı
Doç. Dr. Akkol, göçün en kritik itici unsurunun iş imkanları olduğunu, ancak eğitim ve sağlık hizmetlerinin de aynı derecede etkili olduğunu ifade etti: “Yozgat’ta geçmiş dönemlerde yeterli iş fırsatı yoktu. Eğitim ve sağlık altyapısı da göçü tetikleyen başlıca faktörlerdi.” Bu faktörler, göçmenlerin “çekici” bulduğu şehirleri belirliyor; büyük şehirler bu açıdan cazibe merkezlerine dönüşüyor.
Üniversite hastanesi ve devlet hastanelerinin iyileştirilmesi, aynı zamanda yeni eğitim kurumlarının açılması ve mevcutların kalitesinin artırılması, göçü durdurmanın ve hatta tersine dönüştürmenin yolu olabilir. Akkol, “İş, eğitim ve sanayiye yapılacak yatırımlar, Yozgat’ın göç menziline giren şehirlerden biri olmasını sağlayabilir” diyerek çözüm önerilerini paylaştı.
Yozgat’ın gelecekteki demografik yapısı, yerel yönetimlerin ve merkezî hükümetin bu alanlara yapacağı yatırımlara bağlı. Göçün önüne geçmek, sadece nüfus kaybını engellemekle kalmayacak, aynı zamanda bölgenin sosyal ve ekonomik canlılığını da yeniden canlandıracaktır.